•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Nadir görülen FOP hastalığı bedeni taş gibi hareketsizleştiriyor

Nadir görülen FOP hastalığı bedeni taş gibi hareketsizleştiriyor

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 3367
  • Sağlık

Nadir görülen FOP hastalığı bedeni taş gibi hareketsizleştiriyor

Dünya neredeyse son iki yılını koronavirüsle mücadeleyle geçiriyor. İlk başlarda gizemini koruyan hastalıkla ilgili epey yol kat edildi. Pek çok ülkede geliştirilen aşılar sayesinde hastalık artık kabus olmaktan çıkıyor. Ancak her hastalığın çözümü bu kadar kolay bulunmuyor. Özellikle de o hastalık nadir görülüyorsa…

"Taş adam” ya da “heykel adam” hastalığı olarak bilinen “Fibrodysplasia Ossificans Progressiva” (FOP) bunlardan biri… Dünya üzerinde 4 bine yakın vaka olduğu tahmin ediliyor. Ancak kayıtlı hasta sayısı yaklaşık 900. Bu çok az bilinen hastalıktan muzdarip hastalardan biri, Osmaniye’de yaşayan Fatma Zaimoğlu.

“Ameliyat yerinden sert kemikler çıkmaya başladı”

Fatma Zaimoğlu 43 yaşında. Uzun yıllardır mücadele verdiği hastalığın nasıl ortaya çıktığını şöyle anlatıyor:

“12 yaşında bir şişlik oluştu. Merak edip doktora gittik. Doktorlar da bilemedi. 'Ameliyatla alıp ona göre bir teşhis koyabiliriz' dediler. Sadece kaşıntı şikayetim vardı. Ameliyat olduktan sonra, ameliyat yerinden sert kemikler çıkmaya başladı. Önce yumuşak olan bölge sonra sertleşmeye başladı. Ağrılarım da çok şiddetlendi. Doktorlar bundan sonra korktular, araştırma hastanesine gittim. Orada da hiçbir şey bulamadılar.”

Zaimoğlu’nun ailesi bunun üzerine teşhis koyabilecek başka doktorları araştırmaya başlamış. Derken yolları Ankara’ya düşmüş:

“Doktor bana, ‘Bu hastalığın ne adı var ne de ilacı, sadece takip ediliyor, araştırılıyor’ dedi. Senelerce hastaneye gittim, geldim. Ameliyat oldum, alınan parçalar ABD’ye gönderildi. Sürekli araştırıldım. Gitmediğim bölüm, gitmediğim yer kalmadı. En son fizik tedavi belki faydalı olur dediler. Azıcık faydasını gördüm. Oradaki doktorum teşhisi koydu.”

Zorlu bir sürecin ardından hastalığına teşhis konulan Fatma Zaimoğlu, o günü unutamıyor:

“Doktorum bir gün beni odasına çağırdı. Hastalığını buldum Fatmacığım, maalesef haberler kötü, dedi. Bana hastalığımı anlattı. Her şeye dikkat etmem gerektiğini söyledi. Grip olmamam, bir yere çarpmamam ve düşmemem gerektiğini anlattı. Eğer bir bilgi olursa biz sana döneceğiz, dedi. 1994 yılından bugüne hiçbir haber çıkmadı.”

“Artık maalesef kilitlendik”

Genç kadın o sırada, tam da doktorunun uyardığı konuda büyük bir talihsizlik yaşamış. Düşme sonucu kemiklerini kırmış. Vücudundaki taşlaşma hızla artmaya başlamış.

Fatma Zaimoğlu, zor da olsa Türkiye’de aynı hastalıktan muzdarip olan insanlarla iletişim kurmayı başardı. Kocaeli, Balıkesir, İzmir ve Adana gibi şehirlerde yaşayan kader arkadaşlarıyla irtibat halinde olduklarını söylüyor:

“Hepimizin durumu aynı. Ancak bende iki senedir kemik oluşumu hiç durmuyor, bayağı kötüyüm.”

Zaimoğlu, hastalıkla ilgili sıkıntıları burkularak anlatıyor. “Kemikler bizi durduruyor. Bizler hiçbir şey yapamıyoruz” diyor ve devam ediyor:

“Bütün eklem yerlerimiz, bütün hareket bölgelerimiz kilitlendiği için ben şu anda sadece sol kolumu birazcık kullanıyorum. Kocaeli’ndeki bir abi var, sürekli yatakta. Daha küçükler var; 9-10 yaşında kollarını rahat kullanamıyorlar, koşup oynayamıyorlar. Ben çok şükür 12 yaşında hasta oldum. Ondan önce iyi bir çocukluk geçirdim.”

Fatma Zaimoğlu’nun amacı, hastalıkla ilgili farkındalık yaratmak. "Önceden evde zaman geçirebiliyorduk, çünkü hareketliydik. Artık maalesef kilitlendik… Taş adam şekline giriyoruz. Sesimiz duyulsun istiyorum. Hastalığı biliyoruz, bizden sonra gelen hastalar için bir şeyler olsun istiyoruz.”

“Derinlemesine araştırma yapılamıyor”

Moleküler Biyoloji ve Genetik Uzmanı olan Prof. Dr. Korkut Ulucan, FOP hastalığı konusunda şunları anlatıyor:

“Nadir görülen bir hastalık. Bu tarz nadir görülen hastalıkların şöyle bir dezavantajı var; yeteri kadar vaka sayısı bulunamadığı için çok fazla derinlemesine araştırma yapılamıyor.”

Prof. Dr. Ulucan, hastalığın ortaya çıkma ve ilerleme sürecine ilişkin olarak ise şöyle konuşuyor:

“Bu hastalık bağ dokunun kemikleşme sürecine katılması olarak da biliniyor. Bu hastalığı taşıyan bireylerde, vücutta yumuşak doku bölgeleri bir darbe aldığında ya da bir viral enfeksiyonla karşılaştığında, kendilerinde aslında programlı olmayan ama mutasyon sonucu meydana gelen metabolizma değişikliğiyle kemikleşme süreci başlıyor.”

Hastalar yatağa bağımlı hale geliyor

Genellikle doğumla birlikte ortaya çıkan bu hastalık bazı vakalarda ise 20’li yaşlara değin uzayan bir süreçte belirti veriyor. İlerleyen evrelerde hastalar tamamen hareketsiz kalarak yatağa bağımlı oluyor.

Hastalıkla ilgili bugüne değin çeşitli çalışmalar yapıldığına değinen Prof. Dr. Ulucan, “Dünya üzerinde çok az hasta var. Bunlar da genelde daha kapalı toplumlarda yaşıyor ve aileler kaderlerine razı gelme mantığıyla hareket ediyor. Dolayısıyla çok fazla üzerlerinde çalışma yapılamıyor” diyor.

Fotoğraf: Getty Images

Farkındalık oluşturmak önemli

Nadir görülen hastalıklarla ilgili araştırmalar yapılması için farkındalık oluşması büyük önem taşıyor. Türkiye’de SMA ile başlayan bu sürecin, başka hastalıklar konusunda örnek teşkil edebileceği söyleniyor.

{ilgili-haber-599868}

Prof. Dr. Ulucan hastalığı tanımanın, hastaları tanımaktan geçtiğini söylüyor. “Ben önümüzdeki 5-6 yıllık süreçte nadir görülen hastalıklarda adımlar atılacağını biliyorum. Bir haritanın çıkması lazım. Kaç vakamız var, bölgesel mi? Bu tip bilgileri bizim daha derli toplu olarak bulmamız lazım. Belki bu farkındalığın sonucunda güzel hamleler, güzel gelişmeler olacaktır” diyor.

Fotoğraf: Getty Images

Gen taraması hastalığı ortaya çıkarıyor

Prof. Dr. Ulucan, hastalıkla ilgili elde önemli bilgiler olduğunu vurguluyor. “Şu anda bildiğimiz en net bilgi kemik metabolizmasında ACVR-1 adını verdiğimiz gendeki bir mutasyonun bu hastalığa sebep olduğu. Tabii ki bu yeterli değil ama en azından tanı koymak için çok önemli bir ipucu veriyor” ifadesini kullanıyor.
Genetik testler, hastalığın önceden belirlenmesi için kritik öneme sahip. Özellikle ailesinde FOP hastalığı teşhisi olanlar için… Bu noktada yine Prof. Dr. Ulucan’a kulak veriyoruz:

“FOP, otozomal dominant; yani ailede soy atlamayan bir hastalık. Eğer birinde bu hastalık varsa, benim önerim o ailenin çocuk sahibi olmak isteyen bireyleri mutlaka en yakın genetik merkezine giderek gen analizi yaptırmalı.”

Prof. Dr. Ulucan genetik temelli hastalıkların engellenebileceğini söyleyerek sözlerini noktalıyor:

“Günümüzdeki bilimsel gelişmeler sayesinde embriyoların dışarıda analizleri yapılıp mutasyon taşımayanları anneye implante edilebilir. Bilim buna olanak veriyor. Yeter ki farkındalık olsun. O aileler birbirleriyle temasta olsun. Bizler de onlara seve seve destek oluruz.”


  

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    sık sorulan sorular

    sık sorulan sorular

    Tiroid kanseri nasıl tedavi edilmelidir? Tiroid kanserlerinin büyük bir kısmı, yavaş seyirli kanserlerden oluşmaktadır. Tiroid kanseri, boyundaki lenfatik kanallar ve lenf düğümleri boyunca il...

  • Prof. Dr. Cengiz Gebitekin

    Refleks (Kompansatuar) Terleme Cerrahi Tedavisi

    Refleks (Kompansatuar) Terleme Cerrahi Tedavisi

    Refleks terleme veya kompansatuar terleme, ETS (Endoskopik Torasik Sempatektomi) cerrahisi sonrasında ortaya çıkabilen bir komplikasyondur. ETS, aşırı terlemeyi tedavi etmek için kullanılan bir cer...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    Parotis kanseri nedir?

    Parotis kanseri nedir?

    PAROTİS KANSERİ NEDİR? Parotis bezi, vücuttaki en büyük tükürük bezimizdir. Kulak önünde yerleşen bu salgı bezi, yemekler sırasında oluşan tükürüğün büyük kısmının üretiminden sorumludur. P...

  • Prof. Dr. Nihat Akbayır

    Mide ve Barsak Hastalıkları Nelerdir?

    Mide ve Barsak Hastalıkları Nelerdir?

    Mide ve barsak hastalıkları sindirim sistemi ile ilişkili rahatsızlıkları kapsayan geniş bir alanı ifade etmektedir. Sindirim sistemi, besinlerin alınması, sindirilmesi ve emilmesi gibi önemli fo...

  • Prof. Dr. Alpin Güneri MD MSc

    Kolesteatomlu Kronik Otitis Media

    Kolesteatomlu Kronik Otitis Media

    Kolesteatom, keratinize çok katlı yassı epitelin (derinin) orta kulak ve temporal kemiğin diğer havalı hücreleri içinde bulunması durumu olarak tanımlanır. Epidermoid kiste benzeyen bu yapının iç...

  • Op. Dr. Ömer Alp

    MEME KÜÇÜLTME

    MEME KÜÇÜLTME

    Meme Küçültme Meme küçültme, normal boyutlardan büyük olan memelere uygulanan cerrahi bir işlemdir. Büyük göğüslü kadınların şikayetlerinden biri de boyun, sırt ve omuz ağrılarıdır. Bu tü...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    KARACİĞER KANSERİ

    KARACİĞER KANSERİ

    Karaciğer kanseri dünyada en sık görülen kanser tiplerinden biridir. Bu kanser genellikle kronik karaciğer hastalığı veya siroz zemininde gelişir. Karaciğer kanserinin tedavisinde kullanılan...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    GIRTLAK KANSERİ AMELİYATI FİYATI NEDİR

    GIRTLAK KANSERİ AMELİYATI FİYATI NEDİR

    Gırtlak Kanseri Ameliyatı Fiyatı nedir?Gırtlak kanseri ameliyatı fiyatı, yapılacak cerrahi tekniğin ne olduğuna göre değişkenlik göstermektedir. Açık cerrahi yapılacak ise, hastanede yatış süresi uz...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    HEMOROİDAL HASTALIK (BASUR)

    HEMOROİDAL HASTALIK (BASUR)

    Hemoroidal hastalık ya da halk arasında bilinen ismiyle “basur” makat bölgesinde yerleşmiş olan damarların büyümesiyle ve kesecikler oluşturması sonucu ortaya çıkar. Bu kan damarları, ...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    Parotis Tümör Cerrahisi

    Parotis Tümör Cerrahisi

    PAROTİS TÜMÖRÜ Tükürük bezi tümörleri en sık kulak önündeki parotis adlı tükrük bezinden kaynaklanır. Bu bezde görülen tümörlerin %80 i iyi huylu tümörlerdir. Ancak kontrolsüz hücre çoğalması nedeni...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim