•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Mevsimler kayboluyor, geride birçok olumsuzluk bırakıyor

Mevsimler kayboluyor, geride birçok olumsuzluk bırakıyor

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 3524
  • Sağlık

Mevsimler kayboluyor, geride birçok olumsuzluk bırakıyor

Türkiye coğrafi konumu sayesinde dört mevsimin dolu dolu yaşandığı ülkelerden biri. Bilimsel araştırmaların ortaya koyduğu tablo, gün geçtikçe değişiklik gösteren iklimin gelecekteki senaryolarının mevsimler için pek de iç açıcı olmadığını gösteriyor. Bu araştırmalar baharların, iklim krizinden etkilenmeden önceki son günlerini yaşadığına dair ipuçları veriyor.

Mevsimler arasındaki sert geçişler toprağı doğrudan etkiliyor

İTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Dabanlı, özellikle bahar aylarındaki mevsim geçişlerinde hızlanmalar yaşanacağını ve bunun da halihazırda bereketi sınırsız olan toprağın sınırlı, hatta verimsiz dönemlerden geçeceğini söylüyor.

“Yağış olmaması en büyük problem. Bizim ülkemizde eylül sonu ekim başı itibarıyla tarlalarda ekin mevsimi başlar. Bu dönemlerde toprakta yeterince nem bulunması lazım ki ektiğiniz tohum filizlenebilsin, üreyebilsin ve üzerine de kar yağdığı zaman koruyabilsin. Toprakta nem olmadığı zaman bu sefer ekinlerin filizlenme süreleri değişebiliyor.”

Topraktaki şartların bahsedilen zamanlarda olgunlaşamaması, mevsimlerdeki kaybın bir sonucu denebilir. Çünkü mevsim geçişleri toprağı ekin için hazır hale getirme, yani gerekli miktarda yağış ve sıcaklıkla topraktaki nemi sağlama görevi görüyor. Dabanlı, bunun olmaması halinde de yaşanabilecek olumsuzlukları şöyle anlatıyor:

“Normalde bahar aylarında toprak üzerine çıkıp olgunlaşması gereken ürünler daha geç olgunlaşmaya başlıyor. Tam olgunlaşıp meyve vermeye başlayacağı zaman da aşırı kuraklığa ve aşırı sıcaklıklara maruz kalabiliyor. Bu sefer de bunun sonucu kalitenin düşmesi gibi ürününde kalitesizlik ortaya çıkmış oluyor. Baktığınız zaman sadece kuraklığın ya da uzun dönem sıcaklıkların artması tek başına bir etken değil. Bu ekosistem ve çevre öyle bir olay ki hepsi birbiriyle bağlantılı. Bir taraftan bir olay değişmeye başladığı zaman o zincirleme bir reaksiyon göstererek tüm sistemi yavaş yavaş değiştirmeye başlıyor.”

Topraktaki olumsuzluk insan ruh sağlığında da gözlemlenebilir

Topraktaki nem oranını ayarlama görevi gören, yaz ve kış aylarından önce yumuşak geçişlerle iki zıt hava durumuna, yani yaza ve kışa toprağı hazırlayan bahar ayları, insanları da bu geçişlerle değişen şartlara adapte etme görevi görüyor.

Ruh sağlığımız, ciddi bir rahatsızlık geçirmiyorsak bile, hava değişimlerinden net bir şekilde etkilenebiliyor. Bu herkes için geçerli bir durum olmazken, etkilenen kişi sayısı azımsanamayacak kadar çok. Uzman Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar, hava durumundaki değişikliklerin ruh sağlığını direkt ya da dolaylı yoldan etkileyebildiğini, sıcak havalarda, özellikle psikoaktif ilaçlar kullananların, artan sıcağa karşı daha duyarlı olabildiğini söylüyor. Turanlar, sıcak ve soğuk havaların etkilerini anlattı:

“Yapılan bir çalışmada, aşırı sıcağa maruz kalan kişilerin daha sinirli, agresif hatta şiddet içeren davranışları göstermeye daha çok meyilli olduğu bulunmuştur. İnsanlar yaşamlarındaki olumsuzlukları değişen hava koşullarına bağlama eğilimi gösterebilirler. Yani ruh halimiz havayı nasıl gördüğümüze göre de değişebilir. Örneğin yazın anlamı bizim için arkadaşlarla ya da aileyle geçirilen keyifli bir tatil ise bittiğinde kendimizi mutsuz hissedebiliriz. Ancak aynı yaz kuraklıktan şikâyet eden bir çiftçi için stres etkeni olabilir. Yazın ya da kışın getirdiği stres depresyona ya da kaygıya yatkın olan insanları daha da çok etkileyebilmektedir. Yazın insanlar uyumakta güçlük çekebilir, iştahsız hissedebilir ve bu nedenle kilo kaybedebilirler. Vücudunuza giren sınırlı miktardaki güneş ışığı vücudunuzun uyku-uyanıklık döngüsünü değiştirebilmekte ve bu da baş ağrınıza neden olabilmektedir.”

Asıl sebep gün ışığından yeterince faydalanamamak

Yaz aylarındaki etkilerin farklı versiyonlarını kış aylarında da yaşamak mümkün. Turanlar kış aylarında maruz kalınan kasvetli havanın insanlar için hüzün yaratmasının kaçınılmaz olduğunu, bunun hormonel ve sirkadiyen ritim yani biyolojik saatin maruz kaldığı etkenlerden kaynaklandığını söylüyor:

“Kış aylarındaki hüzün, günlerin kısalması, sıcakların ve gün ışığının azalmasıyla alakalıdır. Bu durumdaki birincil faktör, sirkadiyen ritim bozulması olabilir. Karanlıkta uyanmak, günün büyük bir kısmını içerde geçirmek ve kış aylarında eve gitmek bile büyük bir stres etkeni olabilmektedir. Bu stres etkeni yine depresyona neden olabilmektedir. Vücudun değişen bu döngüye ayak uydurması gittikçe kötüleşen iklim koşullarında daha da güçleşmektedir. Kışın insanlar bu nedenle aşırı uyuyup karbonhidrat içeren besinler tüketebilmektedir. Kışın güneş ışığının azalması nedeniyle vücudumuz daha fazla melatonin ve daha az serotonin üretmektedir. Bu da mutlulukla ilgili hormonun azaldığı anlamına gelebilir.”

“Kötü ruh hali depresyon demek değildir”

Turanlar, mevsim geçişlerinde elimizde olmadan kapıldığımız ruh hallerinin depresyon olarak değerlendirilmemesi gerektiğini şu sözlerle açıkladı:

“Kötü bir ruh hali ve depresyon birbirinden tamamen farklıdır. Depresyon en az iki hafta sürmekte, yorgunluk, odaklanma sorunu ve uyku bozukluğu gibi semptomları içermektedir. Kötü bir ruh hali ise saatler belki günlerce sürebilmektedir ve etkisi depresyon kadar ağır olmamaktadır.”

“Depresif hislerinizle havanın ne kadar etkili olduğunun farkına varın”

“Önemli olan depresif hislerinizde havanın kısmen ne kadar etkili olduğunun farkına varmaktır” diyen Turanlar, her kötü hissin sonunun depresyona varmayacağını söylüyor. Ancak bu ruh durumunun içinde çok kalmamak için de yapılabilecek şeyler olduğunu da unutmamamız gerektiğini hatırlatıyor:

“Tüm bunların sonucunda, sevdiklerinizle bağlantıda kalmak, sağlıklı bir diyet programını sürdürmek ve egzersiz yapmak değişen hava koşullarının üzerinizde oluşması muhtemel stres etkilerini azaltmaya yardımcı olacaktır.”

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Prof.Dr. Turan Uslu

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    İMS (Kuru İğne Tedavisi) Nedir ?Şekil olarak akupunktura çok benzeyen ama uygulamalarda farklılıklar gösteren, kaslara iğne yapılmasıyla uygulanan bir tedavi yöntemidir.Kas-iskelet sistemi ağr...

  • Prof. Dr. Esra Eryaman

    Horlama niçin dikkate alınmalıdır?

    Horlama niçin dikkate alınmalıdır?

    Yetişkinlerin %45i ara sıra, %25 i ise devamlı horlar. Kadınlar 1/3 oranında erkeklerden daha az horlar. Aşırı kilolularda bu oran 3 kat artar.Her şey nefesle başlar. Üst solunum yollarında...

  • Uzm.Dr. Melda Bolat Bilsel

    PRP TEDAVİSİ

    PRP TEDAVİSİ

    PRP İLE HÜCRESEL TEDAVİ NEDİR?PRP (Platelet Rich Plasma) platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidirHastalardan alınan kan ,santrüfüj işle...

  • Prof. Dr. Fatih Altunrende

    Prostat kanserine ameliyatsız çözüm mümkün

    Prostat kanserine ameliyatsız çözüm mümkün

    Prof. Dr. Fatih Altunrende, erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri olan prostat kanserinin tedavisinde kullanılan HIFU teknolojisini anlattı.Robotik cerrahi her kadar ameliyatın birçok...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    Safra Yolları Cerrahisi

    Safra Yolları Cerrahisi

    Safra yolu cerrahisi ileri derecede karmaşık ve zordur. Safra yolu cerrahisi ve karaciğer cerrahisi ayrılmaz bir bütündür. Safra yolu tümörleri için yapılan cerrahi işlemler karın içinde uygul...

  • Prof.Dr. Fehmi Tabak

    Uzun süreli enfeksiyonlar kanseri tetikliyor

    Uzun süreli enfeksiyonlar kanseri tetikliyor

    Amerikan Hastanesi'nden Prof. Dr. Tabak, enfeksiyon ajanlarının yol açtığı kronik, uzun süren inflamasyon (iltihap) kanser gelişimine neden olduğunu belirtti.İSTANBUL - Amerikan Hastanesi...

  • Prof. Dr. Bülent Hacıhamdioğlu

    Çocukluk Çağı Obezitesi

    Çocukluk Çağı Obezitesi

    Çocukluk Çağı Obezitesi: Sık yapılan HatalarÇocukluk çağı obezitesi, günümüzde giderek artan bir sorun haline gelmiştir. Bu durum, sadece fiziksel sağlığı değil, çocuğun duygusal ve sosyal gelişimini...

  • Dr. Mehmet Bayrak

    Kapalı Kasık Fıtığı Ameliyatları

    Kapalı Kasık Fıtığı Ameliyatları

    Kasık fıtığı vakalarında hasta dayanılması güç bir ağrı çeker. Kasık fıtığı ağrıları canınızı sıkmakla kalmaz, dış görünüşünüzü bozar ve belki de daha önemlisi nerede ve ne zaman ortaya çıkacağı...

  • Prof.Dr. Seher Naz Yeni

    Epilepsi Nedir?

    Epilepsi Nedir?

    Epilepsi Nedir?Beynimiz duyusal ve bilişsel merkezimiz, bizi diğer canlılardan ayıran en önemli organımızdır. 100 milyar hücreden oluşan beyin herhangi bir bilgisayarla karşılaştır...

  • Op. Dr. Ömer Alp

    YÜZ ESTETİĞİ

    YÜZ ESTETİĞİ

    Yüz implantları, bir operasyon sonrasında veya bir kaza sonucunda ciltte görülen yaşlanma ve/veya cilt yapısı düzensizliklerini düzeltmek için bireylerin yüz yapısına uygulanan katı malzemelerdir....

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim