•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Romatoid artrit kabus olmaktan çıktı

Romatoid artrit kabus olmaktan çıktı

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 2216
  • Sağlık

Romatoid artrit kabus olmaktan çıktı

Eklemlerde ağrı, kızarıklık, şişlik gibi belirtiler veriyor. Sabah tutukluğu ise hastalığı diğerlerinden ayıran en önemli özelliği… Halk arasında “İltihaplı romatizma” olarak bilinen romatoid artrit, yaşam kalitesini düşüren kronik bir hastalık.

Romatoid artrit, Türkiye’de ortalama yüz kişiden birinde görülüyor. İlerleyen tıp sayesinde günümüzde başarıyla tedavi edilebiliyor. Peki romatoid artrit neden kaynaklanıyor? Kimler risk altında? Nasıl teşhis ediliyor ve tedavi süreci nasıl yürüyor? Hastalıkla ilgili merak edilenleri Sağlık Bilimleri Üniversitesi Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Romatoloji Kliniği’nden Prof. Dr. Cemal Bes, TRT Haber'e anlattı.

Kadınlarda iki kat fazla görülüyor

İltihaplı romatizma hastalıkları arasında en sık görülen türün romatoid artrit olduğunu söyleyen Prof. Dr. Bes, “Genellikle 30-50 yaşları arasında ortaya çıkar. Ama 16 yaşından önce, yani çocukluk yaş grubunda ya da 65 yaşından sonra ileri yaşta da görülebiliyor” diyor.

Kadınlarda görülme oranı ise erkeklere nazaran iki kat fazla. Diğer olası risk faktörlerini ise Prof. Dr. Bes şöyle açıklıyor:

“Ailede anne ve babadan birinde romatoid artrit varsa, çocuklar için bir risk faktörü olarak kabul ediliyor. Ama çok da büyük bir risk olarak görmemek lazım. Zaman içinde kazanılmış çevresel faktörler -bu bazen bir sigara olabiliyor- risk faktörü. Bazen tanımlayamadığımız bir enfeksiyondan bile olabiliyor.”

Fotoğraf: AA

En fazla el ve ayak eklemleri etkileniyor

Romatoid artrit eklemleri etkileyen bir hastalık. Prof. Dr. Bes, en fazla vücudun hangi bölümlerinin etkilendiğini şöyle anlatıyor:

“Bir insanın günlük hayatında en fazla kullandığı eklemlerini etkiler. Gün içinde temel ihtiyaçlarımızı gidermemiz için en fazla kullanacağımız uzvumuz eldir. El parmak eklemleri, el bilekleri, dizler, ayak bilekleri, ayak parmak eklemlerini etkileyen bir hastalık. Ancak hastalık eklemlerin yanı sıra akciğer gibi, deri gibi, deri altı doku gibi bazı sistemleri de etkileyebiliyor.”

Ağrı bu hastalığın temel belirtisi. Bir diğer belirti olarak eklemlerde -özellikle de el ve ayak eklemlerinde- şişlik öne çıkıyor. Hareketlerde kısıtlılık da bir diğer belirti. Prof. Dr. Bes günlük hayatta karlılaşılan bazı zorlukların hastalığın işareti olabileceğini söylüyor:

“Uzun bir dinlenmeden sonra yaşanan sabah tutukluğu… Hastalar ‘sabah kalktığımda elimi açmakta, bir şeyi tutmakta, kavramakta zorlanıyorum, kavanozu açmakta zorlanıyorum, musluğu açarken bile zorlanıyorum’ diyebiliyor.”

Fotoğraf: Depo Photos

Tedavide kat edilen yol sevindirici

Romatoid artritin teşhisi için önce laboratuvar tetkikleri yapılıyor. Hastalığı düşündüren antikorlara bakılıyor. Ancak başlangıç safhasında bu testler her zaman tam olarak sonuç vermeyebiliyor. Hatta başlangıçta 10 hastadan sadece 6-7’sinde pozitif sonuç çıkabiliyor. Bu nedenle teşhis için muayene ve laboratuvar testlerine ek olarak ultrasonografi de tercih ediliyor.

Gelelim tedavi aşamasına… Romatoit artritin tedavisiyle ilgili özellikle son 20 yılda önemli bir mesafe kat edildiğini belirten Prof. Dr. Bes, sözlerini, “Artık 'remisyon' dediğimiz, yani hastalığı uyku haline getirecek imkan sahibiz. Çünkü elimizde çok fazla ilaç var, bunlara ülkemizde rahatça ulaşabiliyoruz ve tamamen kontrol altına alabiliyoruz. Bu noktada dünyada verilen ne tedavi varsa Türkiye’de de hepsi alınabiliyor. Tedavi başarısındaki en önemli nokta ise hastalığın erken tanısı” şeklinde sürdürüyor.

Romatoid artrit kronik bir hastalık olduğu için tamamen geçmiyor. Ancak tedavi sayesinde hastalık yokmuşçasına bir yaşam kalitesi elde edilebiliyor. Hastalık tedaviyle kontrol altına alındığında şikayetler azalıyor. Tedavi süresi ise hastaya göre değişiyor. Ancak genellikle uzun soluklu, hatta uzun yıllar süren bir tedavi süreci var.

Fotoğraf: Depo Photos

Tedavi edilmezse sakatlığa sebep olabiliyor

Hastalık tedavi edilmediği taktirde eklemlerde deformite, yani sakatlığa yol açma potansiyeli bulunuyor. Ancak bu sık görülen bir durum değil. Prof. Dr. Bes, karşılaştıkları vakalardan örneklerle durumu açıklıyor:

“Kaşık tutamayacak kadar kötü durumda olan hastalar var. Ama bunların zaman içerisinde kitaplarda kalacağını düşünüyorum. Çünkü artık bu hastalığı çok daha erken dönemde tedavi edebiliyoruz. Ama erken tanı konmazsa, iyi tedavi edilmezse bir grup hastada deformite sakatlık yapabilen bir hastalık. Parmaklarını kullanamama, yüzünü dahi yıkayama durumda olanlar var. Ama bunlar genellikle ağır, geç tanınmış, tedavi edilememiş hastalar için söz konusu. Artık tanı konduğu zaman, hele de erken tanı konduğu zaman bu belirtilerin çok düşük risk olduğunu söyleyebilirim.”

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Doç. Dr. Çiğdem Kunt İşgüder

    Kan Grubu Uyuşmazlığı

    Kan Grubu Uyuşmazlığı

    Kan grubu uyuşmazlığı nedir?Kan grupları alyuvarların zarında bulunan kan grubu antijenlerine göre belirlenir. A, B ve 0 kan grupları kan transfüzyonu ve organ transplantasyonunda en etkili olan kan ...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    Safra kesesi taşlarında ameliyatsız tedavi seçeneği var mıdır?

    Safra kesesi taşlarında ameliyatsız tedavi seçeneği var mıdır?

    Evet. Safra kesesi taşlarında ameliyat dışında seçenekler mevcuttur ancak bunların hiçbiri ameliyat kadar güvenli ve etkili değildir. Ameliyat dışı tedavi seçenekleri safra kesesinin korunması ve ...

  • Prof.Dr. Seher Naz Yeni

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize NöbetlerJeneralize nöbetler tüm beyne yayılırlar. En sık rastlanan tipi jeneralize tonik-klonik nöbetlerdir. Halk arasında sara nöbeti denince bu nöbet şekli akla gelir . Kısaca kişi ...

  • Prof.Dr. Turan Uslu

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    İMS (Kuru İğne Tedavisi) Nedir ?Şekil olarak akupunktura çok benzeyen ama uygulamalarda farklılıklar gösteren, kaslara iğne yapılmasıyla uygulanan bir tedavi yöntemidir.Kas-iskelet sistemi ağr...

  • Prof. Dr. Başak Erginel

    Wilms tümörü (nefroblastom) çocuklarda sık rastlanan kötü huylu böbrek tümörüdür.

    Wilms tümörü (nefroblastom) çocuklarda sık rastlanan kötü huylu böbrek tümörüdür.

    Wilms tümörü, çocuklarda en sık rastlanan böbrek tümörüdür ve genellikle ortalama 3-4 yaşları arasında teşhis edilir. Bu tür tümörler genellikle tek taraflı olarak görülür ve genellikle çocuklard...

  • Prof. Dr. Esra Eryaman

    Rinoplasti sonrası koku alma kaybı olur mu?

    Rinoplasti sonrası koku alma kaybı olur mu?

    Rinoplasti ve özellikle rinoseptoplasti (burun içi eğriliğinin de düzeltildiği) operasyonları sonrasında 4-6 hafta koku kaybı olması normaldir. Koku alma reseptörlerinin yer yer dağıldığı ...

  • Dr. Mehmet Bayrak

    Kapalı Kisk Hidatik Ameliyatları

    Kapalı Kisk Hidatik Ameliyatları

    Hidatik kist, köpek, tilki, kurt, koyun, inek vb. gibi hayvanlardan kaynaklanan paraziter bir hastalıktır. Hayvanların bağırsaklarında yaşar ve dışkısı ile dışarıya atılır. Küçükbaş veya bü...

  • Prof. Dr. Funda Coşkun

    TÜSAD; İPF hastaları için koronavirüs bilgilendirmesi

    TÜSAD; İPF hastaları için koronavirüs bilgilendirmesi

    Akciğer sertleşmesi olarak bilinen İPF hastalarının bugünlerde daha da tedirgin olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Funda Coşkun, “Koronavirüs riski ile ilgili İPF hastalarına dair henüz bir çalışma olm...

  • Uzm.Dr. Melda Bolat Bilsel

    PRP TEDAVİSİ

    PRP TEDAVİSİ

    PRP İLE HÜCRESEL TEDAVİ NEDİR?PRP (Platelet Rich Plasma) platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidirHastalardan alınan kan ,santrüfüj işle...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    TİROİD AMELİYATI SONRASI İZ KALIR MI?

    TİROİD AMELİYATI SONRASI İZ KALIR MI?

    MİNİMAL İNVAZİV TİROİDEKTOMİ Son yıllarda gelişen teknoloji ve tıp alanında oluşan bilgi birikimi ile, tiroid ameliyatlarında mümkün olan en az izi oluşturmayı hedefliyoruz. Eskiden yapılan cilt kes...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim