•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Çocuklarda kışla birlikte görülen 5 hastalık

Çocuklarda kışla birlikte görülen 5 hastalık

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 1075
  • Sağlık

Çocuklarda kışla birlikte görülen 5 hastalık

Havaların soğuması, okulların açılması ve kapalı ortamlarda daha fazla vakit geçirilmesiyle birlikte çocuklarda görülen hastalıklar arttı. Koronavirüs, influenza, Strep A, rinovirüs, Respiratuvar Sinsityal Virüs (RSV) üst üste geldi… Özellikle son haftalarda sıkça duymaya başladığımız hastalıklar çocuklar arasında yaygınlaştı.

Bu hastalıklardan bazıları benzer belirtilere sahip olduğu için birbirine de karıştırılabiliyor. İnfluenza ya da bilinen adıyla gribal enfeksiyon ateş, baş ağrısı, yorgunluk, kuru öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, kas ağrıları gibi belirtilere sahip. Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz Strep A çocuklarda boğaz ağrısı, ateş, ciltte kızıl benzeri döküntüler, boğaz ağrısı, lenf bezlerinde büyüme, damakta oluşan kırmızı noktalar, halsizlik, yorgunluk, üşüme, titreme, kas ağrıları ve baş ağrısına neden oluyor.

Soğuk algınlığı olarak da bilinen rinovirüs, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, ses kısıklığı, halsizlik, öksürük, baş ağrısı, boğaz ağrısı gibi belirtiler veriyor. Yine son dönemlerde yaygın olarak görülen RSV ise kuru öksürük, yüksek ateş, nefes darlığı, dehidrasyon, burun akıntısı, solunum sıkıntısına neden oluyor. Koronavirüsün de ateş, öksürük, nefes darlığı, baş ağrısı, solunum sıkıntısı, gözlerde kızarıklık, boğaz ağrısı, burun akıntısı, kas ağrıları, eklem ağrıları, halsizlik, koku ve tat alma kaybı ve ishal gibi çok sayıda semptomu bulunuyor.

Grafik: TRT Haber

Bir çocuktan diğerine kolayca bulaşan bu hastalıklar ailelerde büyük endişe yaratıyor. Çünkü tüm bu hastalıkların biri bitmeden diğerine yakalananların sayısı hiç de az değil. Acil servislere başvuran çocuk hastaların sayısındaki artış da bunu doğruluyor.

Peki bu yıl hastalıklar neden bu denli arttı? Aileler buna karşı nasıl önlem almalı? Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olan Yalova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kurucu Dekanı Prof. Dr. Vefik Arıca TRT Haber’e anlattı.

Bağışıklık sistemi virüsleri unuttu

"Her yıl kasım ayından nisana kadar gribal enfeksiyon ve soğuk algınlığı hem yetişkinlerde hem de çocuklarda görülüyor" diyen Prof. Dr. Arıca, “Bu yıl biraz daha farklı oldu. Özellikle çocuklarda soğuk algınlığı, yani rinovirüs, parainfluenza gibi viral enfeksiyonel ya da gribin etkeni dediğimiz influenza virüsleri, iki yaşın altındaki bebeklerde ise RSV virüsü çok ön plana çıktı” şeklinde devam ediyor.
Geçtiğimiz yıllara nazaran bu yıl çocukların tüm hastalıkları daha ağır geçirdiğini anlatan Prof. Dr. Arıca, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Çocuklar önceden dört-beş günde toparlarken şu an on günde toparlayamaz hale geldi. Önceden kas ağrıları ve yüksek ateş hemen geçerken şu an çok daha uzun sürmeye başladı. Bunun nedeni aslında pandemi. Son iki yıl pandemi nedeniyle kapandık, maske taktık ve online eğitim yaptık. Vücudumuz virüslere karşı bağışıklık sistemini unuttu. Bu yıl iki yıldan sonra ilk defa karşılaşıldığı için hastalıklar ağır geçiriliyor.”

Grip COVID’ten ağır seyrediyor

Koronavirüs halen görülmeye devam etse de şu an özellikle influenza da denilen gribal enfeksiyon vakalarında belirgin bir artış yaşanıyor. “Gribal enfeksiyon koronavirüsten yaklaşık iki kat daha ağır ve tehlikeli seyrediyor” diyen Prof. Dr. Arıca özellikle çocuklarda, 65 yaş üzerinde ve kronik rahatsızlığı olanlarda hastaneye yatıracak denli sonuçlarla karşılaşıldığını anlatıyor.

Yine bu yıl viral enfeksiyonların yanı sıra bakteriyel enfeksiyonlar da daha fazla görülmeye başlandı. Prof. Dr. Arıca, bu konuda özellikle Strep A bakterisine dikkat çekiyor:

“Strep A bakterisi, yani bizim her zaman gördüğümüz beta bakterisi biraz salgın hale geldi. Geçtiğimiz yıllarda da bu vardı ama bu yıl yine hem biraz daha ağır seyrediyor hem de zincir kırılmıyor. Özellikle ev içinde bu tür enfeksiyonlar bir çocuktan diğer çocuğa, ebeveyne hızlı bir şekilde geçiyor.”

Fotoğraf: Getty Images

"Hasta çocuklar en az 5 gün okula gönderilmemeli"

Söz konusu hastalık zincirini kırmak için ailelerin okula giden çocuklarına dikkat etmesi gerekiyor. Prof. Dr. Arıca böyle bir enfeksiyon varsa ebeveynlerin çocuklarını mutlaka en az beş gün okula göndermemeleri gerektiğini söylüyor.

Yine bu dönemde ateşin iki günden fazla çok yüksek seyrettiği 2 yaşın altındaki bebeklerin, 65 yaşın üzerindekilerin, kronik rahatsızlığı olanların, özellikle ağır kemoterapi veya kanser hastalığı, kronik akciğer, kalp, böbrek hastalarının da risk altında olduğunu belirtiyor. Ve tüm bu risk grubunda olanların enfeksiyonlarla karşılaştıklarında hemen hekimlerine başvurarak hızla tedavilerine başlamalarını öneriyor.

Bulaşmaya karşı önlem alınmalı

İlaç tedavisinin ardından da tedbiri elden bırakmamak gerekiyor. Tedaviye başladıktan sonra en az 48 saat boyunca virüs ve enfeksiyonların yayılabildiğini ifade eden Prof. Dr. Arıca, bu süreçte çocukların yine okula gönderilmemesini öneriyor. Bulaşmayı önlemek için alınması gereken diğer önlemleri ise şöyle sıralıyor:

“Hijyene dikkat etmeliyiz. Sınıflar çok kalabalıksa, özellikle 30 ve üzeri öğrenci varsa ya da küçük bir sınıfsa mesafeye de dikkat edilmeli. Geçtiğimiz dönemlerdeki gibi maske zorunlu değil ama elimizden geldiğince -maskesiz bir şekilde bile olsa- o mesafeyi koruyup hijyen kurallarına uyarsak aslında bu zincir kendiliğinden kırılacak.”

Fotoğraf: Getty Images

Süper enfeksiyon nedir?

Son zamanlarda aileler çocuklarında baş ağrısı, ateş, boğaz ağrısı ve ishal gibi sağlık sorunlarının art arda göründüğünden yakınıyor. Bu da akıllara çocuklar birden fazla hastalığı aynı anda mı geçiriyor sorusunu getiriyor. “Aslında virüs enfeksiyonları çocukta tüm organları etkileyebiliyor” diye konuya açıklık getiren Prof. Dr. Arıca, durumu şöyle anlatıyor:

“Ateş ve öksürükle başlayıp yorgunluğa ve kas ağrılarına sebep olabiliyor. Gözlerde yaşarmaya, hapşırmaya sebep olarak solunum yollarını etkileyebiliyor. İştahsızlık, mide bulantısı, kusma, ishal, mide ve bağırsak hastalıklarına kadar ilerleyebiliyor. Biz bunlara "süper enfeksiyon" diyoruz. Yani bir virüsün üzerine daha geçmeden başka bir virüs veya bakteri ekleniyor.”

Enfeksiyon ve soğuk algınlığı gibi durumlarda doktor önerisi olmadığı müddetçe kesinlikle antibiyotik kullanılmaması gerektiği konusunda uyarıda bulunan Prof. Dr. Arıca, “Çünkü viral enfeksiyonlarda antibiyotik kullanılmaz. Hastalığı daha da ağırlaştırabilir. Ancak Strep A bakterisi, yani beta mikrobunun antibiyotikle tedavi edilmesi gerekiyor” diyor.

Geceleri semptomlar artıyor

Çocukları hasta olan ailelerin endişelendiği bir başka durum ise gündüz hastalığı hafif semptomlarla seyreden çocukların yakınmalarının gece birden bire artması. Bunu "vücutta gündüzle gece arasında yaşanan ortalama yarım derece ile bir derece arasında seyreden vücut sıcaklığının artması" olarak açıklayan Prof. Dr. Arıca sözlerine şöyle devam ediyor:

“Çocuğun sabah 38 derece olan ateşi gece 39 dereceye fırlayabiliyor. Bu nedenle özellikle gece semptomlarına, gece öksürüklerine, gece solunum sıkıntılarına dikkat etmeliyiz. Gündüz iyi olan çocuk, özellikle 2 yaşın altındaki ve yaşlı dediğimiz 65 yaş üzeri olanlar ve kronik rahatsızlığı olan kişiler gece dikkat etmeliler. Bu tür şikayetleri arttığı zaman hemen acil servislere başvurmaları gerekiyor. Zaten şu an acildeki yoğunluğun büyük kısmı akşam 18.00-24.00 arasında yaşanıyor.”
 

Grafik: Şeyma Özkaynak

Kotler Impact Türkiye
Kotler Impact Türkiye

Doktorlarımızdan

  • Prof. Dr. Bülent Hacıhamdioğlu

    Çocuklarda Şeker Hastalığı

    Çocuklarda Şeker Hastalığı

    Çocuklarda Şeker HastalığıÇocukluk çağında tip 1 diyabetes mellitus en sık görülen şeker hastalığı türüdür. Tip 2 diyabet ve genetik diyabet daha az sıklıkla görülmektedir.Tip 1 Diyabet Nedir?Tip 1 ...

  • Prof. Dr. Erdem Yeşilada

    Etkili ve güvenilir bir ağrı kesici mi arıyorsunuz? Bal

    Etkili ve güvenilir bir ağrı kesici mi arıyorsunuz? Bal

    Balın yan etkisi bulunmayan, güvenilir bir ağrı kesici olduğunu biliyor muydunuz? Şaşırmış olabilirsiniz! Ben de ilk duyduğumda şaşırmıştım. On beş yıl önce bir Rizeli arıcı (rahmetli Balcı Mehme...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    Fıtığın boğulması ne demektir?

    Fıtığın boğulması ne demektir?

    Karın duvarı fıtığı, karın duvarında normalde olmaması gereken bir açıklıktan karın içi organların cildin altına dek ilerlemesi durumunu tanımlar. Fıtığın boğulmasında yaşanan olaylar küçük beden bir...

  • KLİNİK İYİLİK GÜZELLİK

    KRONİK PELVİK AĞRI, DİSMENORE, ADET AĞRISI, DİSPARANU, AĞRILI CİNSEL İLİŞKİ

    KRONİK PELVİK AĞRI, DİSMENORE, ADET AĞRISI, DİSPARANU, AĞRILI CİNSEL İLİŞKİ

    KRONİK PELVİK AĞRIKronik pelvik ağrı göbek deliği altı ile leğen kemiği arasında lokalize, 6 aydan daha uzun süredir var olan, devamlı yada aralıklarla gelen ağrılar olarak tanımlanmaktadı...

  • Op. Dr. Sezin Saygı Özyurt

    4D HD Ultrason Nedir?

    4D HD Ultrason Nedir?

    4D HD ultrason, hamilelik döneminde kullanılan gelişmiş bir görüntüleme teknolojisidir. Bu teknoloji, daha önceki 2D ve 3D ultrason tekniklerinin geliştirilmiş bir versiyonudur. 4D HD ultrason,...

  • Doç. Dr. Çiğdem Kunt İşgüder

    Birinci Üç ay Kombine Tarama Testi

    Birinci Üç ay Kombine Tarama Testi

    11 ve 14. gebelik haftaları arasında fetusun ense kalınlığı ölçülerek ve burun kemiği incelenerek kromozom hastalıklarını saptamak için ‘ikili tarama testi’ yapılmaktadır. ‘’B...

  • Op. Dr. Ömer Alp

    KAŞ VE ALIN ESTETİĞİ

    KAŞ VE ALIN ESTETİĞİ

    Yüz implantları, bir operasyon sonrasında veya bir kaza sonucunda ciltte görülen yaşlanma ve/veya cilt yapısı düzensizliklerini düzeltmek için bireylerin yüz yapısına uygulanan katı malzemelerdir....

  • Prof.Dr.Ayşenur Meriç Hafız

    Tükürük Bezi Tümörlerinin Tanısı

    Tükürük Bezi Tümörlerinin Tanısı

    Tükürük Bezi Tümörlerinin TanısıAğzınızda, yanağınızda, çenenizde veya boynunuzda bir yumru veya şişlik belirdiği zaman öncelikle bir ultrason ve gerekirse Manyetik rezonans görüntüleme (MRI)...

  • Op. Dr. Ömer Alp

    MEME KÜÇÜLTME

    MEME KÜÇÜLTME

    Meme Küçültme Meme küçültme, normal boyutlardan büyük olan memelere uygulanan cerrahi bir işlemdir. Büyük göğüslü kadınların şikayetlerinden biri de boyun, sırt ve omuz ağrılarıdır. Bu tü...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    GIRTLAK KANSERİ AMELİYATI DELİKSİZ YAPILABİLİR Mİ?

    GIRTLAK KANSERİ AMELİYATI DELİKSİZ YAPILABİLİR Mİ?

    GIRTLAK KANSERİ, HAYATI TEHDİT EDEN CİDDİ BİR HASTALIKTIR. GIRTLAK KANSERİ, ERKEN EVREDE YAKALANDIĞINDA, TEDAVİSİ YÜZ GÜLDÜRÜCÜR. EN İYİ TEDAVİ YÖNTEMLERİNDEN BİRİ, AMELİYATTIR. ESKİ YILLARDA TÜM HAS...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim