•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Nadir ve tanısız hastalıklara İSTisNA çözüm

Nadir ve tanısız hastalıklara İSTisNA çözüm

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 1054
  • Sağlık

Nadir ve tanısız hastalıklara İSTisNA çözüm

Türkiye’de 5 milyon dünyada ise 300 milyon kişi nadir görülen hastalıklardan muzdarip. Bunların yaklaşık yüzde 50’si de çocuk. Üstelik bu çocukların neredeyse yüzde 30’u, 5 yaşına bile gelmeden hayata veda ediyor. Sebebi ise mücadele ettikleri nadir hastalıkların tedavisinin olmaması.

Dünyada tespit edilen yaklaşık 8 bin nadir hastalık var. Bu hastalıklar 2 binde 1 ya da daha az sıklıkta görülüyor. Bu kadar az sıklıkta görülmesi ise hastalıklar üzerinden araştırma yapılmasına, dolayısıyla da tedavi edilmesine engel oluyor. Türkiye’de bu konuda geçtiğimiz aylarda önemli bir adım atıldı. İstanbul Tanısız ve Nadir Hastalıklara Çözüm Platformu Projesi (İSTisNA) hayata geçirilerek nadir ve tanısız hastalıklara çözüm aranmaya başladı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda çalışan İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle kurulan İSTisNA Platformu, 20 Eylül 2022 itibarıyla çalışmalarına başladı.

Projenin ilk adımı 2019’da atıldı

İstanbul Tanısız ve Nadir Hastalıklara Çözüm Platformu’nun tohumları ilk defa 2019’da atıldı. Projenin ortaya çıkış hikayesini İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Genel Sekreteri Erkam Tüzgen söyle özetliyor:

“Böyle büyük çalışmalar bugünden yarına ortaya çıkmıyor elbette. Uzun vadeli planlar gerektiriyor. 2019 yılından itibaren bu çalışmaya başladık. 2022’nin sonunda da bu merkezin kurulması çalışmaları başladı. Planlaması, kurulması ve faaliyete geçmesi toplam üç seneyi bulan bir proje.”

Tanısız ve nadir hastalıkların 2 binde 1 görüldüğü için, bu hastalıklara sahip olan kişilerin ulaşabileceği sağlık hizmetlerinin de kısıtlı olduğuna değinen Tüzgen, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Tanısız ve nadir hastalıklar, hem hastaların hem hasta yakınlarının hem de toplumun ciddi bir yükü aslında. Bu yükü hep beraber kaldıracağımız bir merkez kuruyoruz. Bu merkez artık tanısız veya nadir hastalık sahibi kişilerin başvurabilecekleri donanımlı ve pek çok doktorun iş birliği halinde çalıştığı bir merkez olacak.”

Türkiye’de halihazırda benzer bir merkez bulunmadığını da ifade eden Tüzgen, hedeflerini ise, “İstanbul’u dünyada bu alanda çalışma yapan doktorlarla da ortaklaşa çalışabileceğimiz önemli bir merkez haline getirmek istiyoruz. Bu merkez Türkiye’deki vatandaşların yanı sıra özellikle yakın coğrafyamızdaki nadir hastalık sahiplerine de bir hizmet sunacak” sözleriyle anlatıyor.

Nadir hastalıklara ortak çözüm arayışı

İstanbul Üniversitesi ortaklığı ile tasarlanan ve Acıbadem Üniversitesi’nin yürütücüsü olduğu İSTisNA, tanısız ve nadir hastalıklar alanında hastalar, hasta dernekleri ve bilim insanlarının yanı sıra kamu kuruluşlarıyla iş birliği içinde çalışıyor.

Halihazırda yürütülen çalışmaları ve bundan sonraki yol haritasını İSTisNA Platformu Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Uğur Özbek’ten dinliyoruz:

“Nadir ve tanısız hastalıklar merkezini kurmamızın nedeni bu konudaki disiplinler arası tıp çalışmalarının bir arada yapılabilmesi için bir platform oluşturmak. Hem farkındalık hem eğitim hem de akademik veri ve bilgi üretmek için merkezi kurduk. Bu amaçlar doğrultusunda bir arada çalışmak gerekiyor.”

İstanbul Kalkınma Ajansı’nın araştırma çağrısıyla çalışmalarına başladıklarını söyleyen Prof. Dr. Uğur, “Önce bir fizibilite yaptık. Çalıştaylar ve anketler geliştirdik. Kamu, hastalar, hasta yakınları, araştırmacılar ve bu işin hizmetini veren sağlık profesyonelleriyle bu çalışmaları yaparak ihtiyaçları belirlediğimiz bir fizibilite dönemimiz oldu” diyor.

“İhtiyaçlara yönelik olarak beş farklı alan belirledik”

Tüm bu çalışmaların ardından proje, 2022’nin sonbaharında başladı. Prof. Dr. Özbek, İstanbul Üniversitesi ile birlikte yürüttükleri çalışmada bugün gelinen noktayı şöyle anlatıyor:

“Bu işin çözümü Türkiye'deki şartlarda nasıl doğru yapılabilir? Bunu geliştirmeyi amaçladık. O yüzden ihtiyaçlara yönelik olarak beş farklı alan belirledik. Eğitim ihtiyaçlarının olduğunu gördük. Bilgi kaynağı eksiklikleri vardı. Farkındalık ve araştırma eksikliği vardı. Çünkü hastalarla ilgili veriler hala net değil. Aynı zamanda hastaların başvurabileceği bir tanı koyma süreci de yapılandırılmış değil. Bunun için eksiklikleri belirledik.”

En gelişmiş sistemler kullanılıyor

İSTisNa’yla ilgili olarak Acıbadem Üniversitesi’nde özel olarak hazırlanan laboratuvarlarda çalışmalara başlandı. Öncelikle hastalıklar için bir araştırma biobankası kuruldu. Prof. Dr. Özbek, bu bölümde yapılan çalışmalar için, “Hastalıkların ve hastaların hem verilerinin hem de örneklerinin araştırma amaçlı saklandığı bir birim” diyor ve devam ediyor:

“Burada dünyadaki en gelişmiş sistemler kullanılarak genomik ve biyolojik araştırmalar gerçekleştirilecek. Aynı zamanda bir tanısız hastalıklar konseyi oluşturduk. Tanısı bütün testlere rağmen konamamış hastaların doktorlarının başvurabileceği bu danışma konseyinde de ilgili tüm branşların bulunmasını amaçlıyoruz.”

Nadir hastalık araştırmaları için altyapı

Daha sonra bu konseyde değerlendirilen hastaların genomik tanılarının konması için de analizlerin yapılması hedefleniyor:

“Direkt hastaların bilgi edinebileceği, klinisyenlerin doktorların farkındalıklarını geliştirebilecekleri ve gerekirse hasta dernekleriyle bir araya gelebileceği araştırmaların sürdürüleceği ve uluslararası iş birliklerinin geliştirileceği bir platform.”

İki yıl sürmesi planlanan projenin daha sonra da devam ettirilmesini planladıklarını vurgulan Prof. Dr. Özbek sözlerini şu şekilde tamamlıyor:

“Amacımız bu nadir örneklerin de ortak çalışılabileceği araştırmalar için altyapıyı kurmuş olmak. Böylece Türkiye’deki nadir hastalıklar için de araştırmalar daha doğru ve bilimsel şekilde yapılacak”
 

Kamera: Serhan Sevin 

Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Prof. Dr. İbrahim Aladağ

    TİROİD KANSERLERİNDE TEDAVİ NASIL OLMALIDIR?

    TİROİD KANSERLERİNDE TEDAVİ NASIL OLMALIDIR?

    Tiroit kanserleri, tiroit bezinde gelişen malignitelerdir. Tiroit kanserlerinin büyük bir kısmı iyi prognoza sahip olsa da erken teşhis ve uygun tedavi gerektirir. güncel tedavi yöntemleri aşağıda...

  • Prof.Dr. Seher Naz Yeni

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize NöbetlerJeneralize nöbetler tüm beyne yayılırlar. En sık rastlanan tipi jeneralize tonik-klonik nöbetlerdir. Halk arasında sara nöbeti denince bu nöbet şekli akla gelir . Kısaca kişi ...

  • Op. Dr. Ömer Alp

    MEME AMELİYATLARI SONRASI DOĞUM VE EMZİRME

    MEME AMELİYATLARI SONRASI DOĞUM VE EMZİRME

    Meme Ameliyatları Sonrası Doğum ve EmzirmeMeme bir kadının en önemli organlarından biridir. Hayati bir işlevi olmasa da kadın vücudunun en çekici kısımlarından biri olarak önemlidir ve anne olduktan ...

  • Dr. Mehmet Bayrak

    Şairler ve Yazarlar Platformu Başkanı 

    Şairler ve Yazarlar Platformu Başkanı 

    Şairler ve Yazarlar Platformu Başkanı Eğitim Camiasının saygıdeğer öğretmeni Mahmut Reyhanioğlu ziyarettte bulundu .Kendisiyle Spinal Anestezi ile Safra Kesesinin Koah olan hastalara olan avantajlar...

  • Prof. Dr. Esra Eryaman

    İŞİTME KAYBI ve İÇİNE KAPANIK ÇOCUK

    İŞİTME KAYBI  ve İÇİNE KAPANIK ÇOCUK

    İşitme kaybı erken teşhis edilmesi gereken bir belirtidir. Hafiften ağıra kadar derecelendirilebilir, doğuştan veya sonradan oluşabilir. Bebeklerde; çevreye ilgisizlik, konuşmayı öğrenmede g...

  • Doç. Dr. Ali Kılıç

    Laparoskopik Kolon Cerrahisi Nedir?

    Laparoskopik Kolon Cerrahisi Nedir?

    Laparoskopik kolon cerrahisi, kolon (kalın bağırsak) hastalıklarının tedavisinde kullanılan minimal invaziv bir cerrahi yöntemdir. Bu yöntemde, geleneksel açık cerrahi yerine küçük kesiler yapıl...

  • Uzm.Dr. Melda Bolat Bilsel

    PRP TEDAVİSİ

    PRP TEDAVİSİ

    PRP İLE HÜCRESEL TEDAVİ NEDİR?PRP (Platelet Rich Plasma) platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidirHastalardan alınan kan ,santrüfüj işle...

  • Prof. Dr. Selda Karaayvaz

    Yenidoğan Bebek Sağlığı

    Yenidoğan Bebek Sağlığı

    Çocuk sağlığı izlemleri; büyüme ve gelişimin izlenmesi, beslenme konularında bilgilendirme, yaşa uygun çocukluk çağı aşılarının yapılması, kazaların önlenmesi, geleceğe dair öngörü paylaşımı ile d...

  • Prof.Dr. Turan Uslu

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    İMS (Kuru İğne Tedavisi) Nedir ?Şekil olarak akupunktura çok benzeyen ama uygulamalarda farklılıklar gösteren, kaslara iğne yapılmasıyla uygulanan bir tedavi yöntemidir.Kas-iskelet sistemi ağr...

  • Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Vakfı

    Alerjik Nedenli Olmayan (Nonalerjik) Rinitler - Prof. Dr. İbrahim Sayın

    Alerjik Nedenli Olmayan (Nonalerjik) Rinitler - Prof. Dr. İbrahim Sayın

    Rinit nedir?Rinit genel olarak burun boşluklarının yangısıdır. Bu yangı hapşırma burun kaşıntısı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı ve genzi akıntısı gibi pek çok rahatsız edici belirtilere yol aça...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim