•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Dünya genelinde her 8 kişiden 1'i obeziteyle yaşıyor

Dünya genelinde her 8 kişiden 1'i obeziteyle yaşıyor

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 273
  • Sağlık

Dünya genelinde her 8 kişiden 1'i obeziteyle yaşıyor

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunlarından obezite, genel olarak "bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkması" olarak tanımlanıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşırı kiloyu "vücutta aşırı yağ birikmesi durumu" olarak tanımlıyor.

Obezite ise aşırı yağ birikimiyle tanımlanan kronik ve karmaşık sağlık problemi olarak ifade ediliyor, aşırı kilo ve enerji alımı ile harcanması arasındaki dengesizlikten kaynaklandığı belirtiliyor.

DSÖ, vücut kitle endeksine göre 25'in üstünü aşırı kilolu, 30'un üstünü ise obezite olarak kabul ediyor.

Obezite, tip 2 diyabet ve kalp hastalığı riskini artırırken kemik sağlığını ve üremeyi de olumsuz etkileyebiliyor, bazı kanser türlerinin riskini çoğaltırken uyku bozukluğuna veya hareket kabiliyetinde azalmaya neden olup yaşam kalitesine olumsuz tesir ediyor.

Daha önce yüksek gelirli ülke sorunu olarak kabul edilen aşırı kilo ve obezite, düşük ve orta gelirli ülkelerde de artış göstermeye başladı.

DSÖ'nün 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde 18 yaş ve üzeri 2,5 milyar yetişkin aşırı kilolu, 890 milyondan fazlası ise obez.

18 yaş ve üzeri yetişkinlerin yüzde 43'ü aşırı kilolu, bu oran 1990'a göre yaklaşık iki kat arttı.

5 yaş altı tahminen 37 milyon çocuk aşırı kilolu, Afrika'da ise bu oran 2000'den bu yana neredeyse yüzde 23 arttı.

Aşırı kilolu veya obez 5 yaş altı çocukların neredeyse yarısı Asya'da yaşıyor, 5-19 yaş aralığındaki 390 milyondan fazla çocuk ve ergen aşırı kilolu.

1990'da 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve ergenlerin sadece yüzde 2'si obezken 2022'ye gelindiğinde bu oran 4 kat artışla yüzde 8'e yükseldi.

Küresel obezite oranları, kız çocuklarında yüzde 1,7'den 6,9'a, erkeklerde ise yüzde 2,1'den 9,3'e çıktı.

Yetişkinlerde en fazla obezite ada ülkelerinde görüldü

İngiltere merkezli The Lancet dergisi tarafından DSÖ'nün katkılarıyla geçen yıl yayımlanan, 2022 verilerine dayandırılan başka bir rapora göre kadınlar için obezitenin en yaygın görüldüğü ülkelerin Tonga ve Amerikan Samoası, erkekler için ise yetişkin nüfusun yüzde 60'ından fazlasının obeziteyle yaşadığı Amerikan Samoası ve Nauru'nun olduğu bildirildi.

İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kadınlarda dünyada 87'nci, erkeklerde 55'inci sırada, ABD ise kadınlarda 36'ncı, erkeklerde 10'uncu sırada yer aldı.

2022'de obezite, kız ve erkek çocuklarında en fazla Niue ve Cook Adaları'nda görüldü, burada çocuk ve ergen nüfusunun yüzde 30'undan fazlası obeziteyle yaşıyor.

İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kız çocuklarında 72'nci, erkeklerde ise 91'inci sırada yer aldı.

Türkiye, 200 ülke arasında obezite oranları açısından kadınlarda 42'nci, erkeklerde ise 60'ıncı sırada bulunuyor.

Öte yandan Türkiye'de de obezite vakaları artmaya devam ediyor.

Sağlık Bakanlığının yayımladığı "Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması-2017" raporunda 15 yaş ve üzeri kişilerde obezite sıklığının yüzde 31,5 olduğu kaydedildi, bu oran kadınlarda yüzde 39,1 ve erkeklerde 24,6 olarak tespit edildi.

Obezite, ekonomiye de zarar veriyor

Obezitenin sağlığa olduğu gibi ekonomiye de olumsuz etkileri bulunuyor.

DSÖ'ye göre, herhangi bir çözüm bulunmaması halinde aşırı kilo ve obezitenin küresel maliyetlerinin 2030'a kadar yılda 3 trilyon, 2060'a ise kadar 18 trilyon dolardan fazlasına ulaşması öngörülüyor.

Düşük ve orta gelirli ülkelerde obezite oranlarındaki artış, bir zamanlar yalnızca yüksek gelirli ülkelerle ilişkilendirilen bu sorunun hızla küreselleşmesine neden oluyor.

Bu ülkeler, bulaşıcı hastalıklar ve yetersiz beslenme sorunlarıyla boğuşurken obezite ve aşırı kilo gibi bulaşıcı olmayan risk faktörlerinde de hızlı artış yaşıyor.

Bazı düşük ve orta gelirli ülkelerde aynı anda yetersiz beslenme ve obezitenin bir arada bulunduğu yaygın durumlar da görülüyor.

Obezite, büyük ölçüde önlenebiliyor

DSÖ'ye göre aşırı kilo, obezite ve bunlara bağlı bulaşıcı olmayan hastalıkların büyük ölçüde önlenebilir ve yönetilebilir olduğu belirtiliyor.

Bireyler, yaşam döngüsünün her aşamasında önleyici müdahaleleri benimseyerek risklerini azaltabilir.

Bunların arasında "hamilelik döneminde uygun kilo alımı", "doğumdan sonraki ilk 6 ay boyunca sadece anne sütüyle beslenmenin sağlanması", "çocukların sağlıklı beslenmesi", "düzenli fiziksel aktivite", "ekran süresinin sınırlanması", "şekerli içeceklerin ve enerji yoğun gıdaların tüketiminin sınırlanması" ve "sağlıklı beslenme davranışlarının teşvik edilmesi" yer alıyor.

Obeziteyle mücadelenin bireyselin yanı sıra toplumsal sorumluluk olduğu belirtiliyor. Çözümlerin, sağlıklı diyet ve düzenli fiziksel aktivite gibi günlük yaşamın en erişilebilir ve uygun ücretli davranışlarla olabileceği ifade ediliyor.

DSÖ'ye göre obeziteye karşı küresel eylem gerekiyor

DSÖ, yıllardır küresel obezite krizine acilen müdahale edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Dünya Sağlık Asamblesi (DSA) Küresel Beslenme Hedefleri ile 2025'e kadar diyabet ve obezitenin artışını durdurmayı da içeren "bulaşıcı olmayan hastalıklarla ilgili hedefler", DSÖ üyesi ülkeler tarafından onaylanmıştı.

DSA da yaygın yetersiz beslenme sorununu ele almak için hızlandırılmış küresel eyleme ihtiyaç duyulduğunu kabul etmişti.

2022'de düzenlenen 75. Dünya Sağlık Asamblesi'nde üye ülkeler, obezitenin önlenmesi ve yönetimi için yeni önerileri kabul etmiş, obeziteyi durdurmak amacıyla DSÖ Hızlandırma Planı'nı onaylamıştı.

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Prof.Dr. Turan Uslu

    Bebek Bakan Annenin Bel ve Sırt Ağrılarından Korunması

    Bebek Bakan Annenin Bel ve Sırt Ağrılarından Korunması

    Bebek bakarken oluşan bel ve sırt ağrılarından korunmak:Doğumdan sonra ağırlığı 3-3.5 kg olan, daha sonra ağırlığı 10 kg’a kadar çıkan bebeğin günde en az 20-50 defa kucağa alınması, emzirilmes...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    Bağırsak neden torbaya alınır?

    Bağırsak neden torbaya alınır?

    Sindirim sistemini uzun bir boru gibi düşünün; bu boru bir noktasından bölünürse ya da aradan bir parça çıkartılırsa, boru uçlarını tekrar birleştirmek gerekir. Ancak bazı durumlarda bağırs...

  • Prof.Dr. Seher Naz Yeni

    Epilepsi Nedir?

    Epilepsi Nedir?

    Epilepsi Nedir?Beynimiz duyusal ve bilişsel merkezimiz, bizi diğer canlılardan ayıran en önemli organımızdır. 100 milyar hücreden oluşan beyin herhangi bir bilgisayarla karşılaştır...

  • Prof. Dr. Esra Eryaman

    Burun estetiğinde ince cilt

    Burun estetiğinde ince cilt

    İnce ciltte cilt altı yağ tabakası oldukça zayıftır. Bu sebeple, ince ciltli burunlarda, estetik olarak yapılan en ufacık işlem bile burunda gözle görünür belirgin bir değişiklik yaratır. Ayrıca...

  • Prof. Dr. Osman İlhan

    Hematoloji Nedir?

    Hematoloji Nedir?

    Hematoloji normal ve hastalıklı durumlarda kanın yapısı ve fonksiyonu üzerine ilgilenen bilim dalı olarak tanımlanabilir.

  • Uzm.Dr. Nihat Özkan

    Saç Maskeleri ve İlaçlar Saçın Dökülmesini Engellemiyor

    Saç Maskeleri ve İlaçlar Saçın Dökülmesini Engellemiyor

    Dermatolog Özkan: "Saç Maskeleri ve İlaçlar Saçın Dökülmesini Engellemiyor" Cilt Hastalıkları Uzmanı Dermatolog Dr. Nihat Özkan, Saç Dökülmesine Karşı Çıkan İlaçlara Yönelik Olarak, &quo...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    TİROİD AMELİYATI SONRASI İZ KALIR MI?

    TİROİD AMELİYATI SONRASI İZ KALIR MI?

    MİNİMAL İNVAZİV TİROİDEKTOMİ Son yıllarda gelişen teknoloji ve tıp alanında oluşan bilgi birikimi ile, tiroid ameliyatlarında mümkün olan en az izi oluşturmayı hedefliyoruz. Eskiden yapılan cilt kes...

  • Doç. Dr. Çiğdem Kunt İşgüder

    Perinatolog kime denir?

    Perinatolog kime denir?

    Perinatoloji, kadın hastalıkları ve doğum uzmanlığına bağlı bir üst ihtisas alanı olup yüksek riskli gebeliklerle ilgilenen bir bilim dalıdır. Diğer adı ''Maternal Fetal Tıp'' t...

  • Uzm.Dr. Melda Bolat Bilsel

    PRP TEDAVİSİ

    PRP TEDAVİSİ

    PRP İLE HÜCRESEL TEDAVİ NEDİR?PRP (Platelet Rich Plasma) platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidirHastalardan alınan kan ,santrüfüj işle...

  • Prof. Dr. Bülent Hacıhamdioğlu

    Konjenital Hipotiroidi ve Çocuklarda Tiroid Sorunları

    Konjenital Hipotiroidi ve Çocuklarda Tiroid Sorunları

    Konjenital Hipotiroidi ve Çocuklarda Tiroid SorunlarıTiroid bezi, boynun ön kısmında yer alan ve metabolizmayı düzenleyen önemli bir organdır. Tiroid hormonları, normal büyüme ve gelişme dışında birç...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim