•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Modern hayatın sessiz sorunu: Uykusuzluk

Modern hayatın sessiz sorunu: Uykusuzluk

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 302
  • Sağlık

Modern hayatın sessiz sorunu: Uykusuzluk

Gecenin sessizliğinde tavana boş boş bakanlar, yastığı çevirip duranlar, dalmak için koyun sayanlar… Uykusuzluk günümüz insanının en büyük kabuslarından biri haline geldi. Sabah alarm çaldığında yorgun uyanan, gün boyu kahveyle ayakta kalmaya çalışan milyonlarca kişi, “Neden uyuyamıyorum?” sorusunun cevabını arıyor.

Peki, neden uyuyamıyoruz? Sebep stres mi teknoloji mi düzensiz yaşam mı? Yoksa farkında olmadan yaptığımız hatalar mı uykumuzu bizden çalıyor? Tüm merak edilenleri Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadriye Ağan’la görüştük.

{ilgili-metin-[{title}Insomnia demek için bu şikayetlerin haftada en az 3 gün görülmesi ve en az 3 ay süreyle sürmesi gerekiyor. Bakıldığında bunların yüzde 10’u tedavi gerektiriyor. Kadınlarda ve ileri yaşlarda sık görülüyor.{title}{source}Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadriye Ağan{source}{theme}red{theme}]}

Günlük ortalama 8 saat uyku öneriliyor

Uyku beynin önemli bir fonksiyonu. Hem beynin hem de vücuttaki diğer organların yeterli ve etkin anlamda çalışabilmesi için düzgün bir uyku gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Ağan, “Düzgün bir uyku günde en azından 7-8 saat olmalı. Son yüzyılda insanoğlunun uyku süresi 9 saatten 6,8 saate kadar inmiş. Günlük ortalama 7 saat uyumayan bir insan esasında uykunun fiziksel ve fizyolojik etkinliklerinden yeteri şekilde yararlanamıyor” diyor.

Bir uyku sorununun gerçekten “uykusuzluk” olarak kabul edilebilmesi için hangi kriterleri taşıması gerekiyor? Bu önemli soruyu, “Uykusuzluk demek için ya uyku süresi kısa olacak ya dalmada problem yaşayacak ya da uykuya dalınsa bile sürdürememesi gerekiyor” diye yanıtlıyor Prof. Dr. Ağan.

Amerikan Uyku Akademisi’ne göre, uykuya dalmakta veya uykuyu sürdürmekte yaşanan zorluklar ile beklenenden daha kısa uyku süresi “insomnia” olarak tanımlanıyor. Dünyada insomnia (uykusuzluk) görülme sıklığının yüzde 30 olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ağan “Insomnia demek için bu şikayetlerin haftada en az 3 gün görülmesi ve en az 3 ay süreyle sürmesi gerekiyor. Bakıldığında bunların yüzde 10’u tedavi gerektiriyor. Kadınlarda ve ileri yaşlarda sık görülüyor” ifadesini kullanıyor.

Fotoğraf:Getty Images

Uykusuzluğa sebep olan pek çok faktör var

Peki uykusuzluğa ne sebep oluyor? “Bunun birden çok faktörü” var diye başlayan Prof. Dr. Ağan şöyle devam ediyor:

“Mesela eşlik eden hastalıklar… Bir kanseriniz, endokrin bozukluğunuz, gastrointestinal, kardiyak problemleriniz, özellikle psikiyatrik sorunlarınız varsa uykusuzluğa sebep olabiliyor. Bunların araştırılması gerekiyor.”

{ilgili-metin-[{title}Uyku odanızı sadece uyku için kullanmak lazım. Bu odada bilgisayar, televizyon olmayacak, yatakta yemek yemeyeceksiniz, televizyon seyretmeyeceksiniz ve belli saatlerde o odayı uyku amaçlı kullanacaksınız. {title}{theme}red{theme}]}

Uykusuzluğa sebep olan hastalıklar bunlarla sınırlı değil elbette. Nörolojik hastalıklar da uykusuzluğa sebep olabiliyor.

Prof. Dr. Ağan, “Demans ve parkinson hastalarında hem kullanılan ilaçlar hem de bazen hastalığın gidişatı boyunca uykusuzluk görülebiliyor. Yine nörolojik hastalarda da uykusuzluk görülebiliyor” diyerek epilepsi hastalığına da dikkat çekiyor:

“Aslında epilepsi de uykuyla baş başa yürüyen bir hastalık. Uykusuzluk, nöbeti tetikleyebildiği gibi, hasta nöbet nedeniyle uykusuz kalabiliyor. Yine vardiya usulü çalışanlarda da çok sık uykusuzluk şikayeti görülebiliyor.”

Fotoğraf:Getty Images

Uyku hijyenine dikkat etmek gerekiyor

Uykusuzluk ciddiye alınması gereken önemli bir problem. Çünkü kişinin günlük yaşamını her yönden etkiliyor. Bu noktada Prof. Dr. Ağan şunları anlatıyor:

“Yeterli uyumadığınızda ertesi gün yorgun oluyorsunuz. Böylece hem iş hem de sosyal yaşamınızda etkin bir gün geçiremiyorsunuz. Mental aktiviteleriniz yavaşlıyor. Hayattan zevk alamıyorsunuz. Depresif bulgular daha ön plana çıkabiliyor. Yine bu hastalarda uykusuzlukla beraber çeşitli bazı hastalıklar da daha ön plana çıkmış olabiliyor.”

Peki uykusuzlukla nasıl baş edeceğiz? “Bunun mucize bir ilacı yok” diyor Prof. Dr. Ağan. Uyku hijyenine dikkat çekiyor:

“Uyku odanızı sadece uyku için kullanmak lazım. Bu odada bilgisayar, televizyon olmayacak, yatakta yemek yemeyeceksiniz, televizyon seyretmeyeceksiniz ve belli saatlerde o odayı uyku amaçlı kullanacaksınız. Burası yazın sıcak kışın çok soğuk olmamalı. Yeterli ve etkili bir uyku için karanlık ve gün ışığından korunmuş ve sessiz bir oda olması gerekiyor. Yine uyku hijyeni açısından düşünecek olursak yatmaya yakın ağır bir yemek yenmemeli.”

Fotoğraf:Getty Images

Gündüz şekerlemesi 20 dakikayı aşmamalı

Uykusuzluk problemi yaşayanların, tüm bunların yanı sıra başka birtakım alışkanlıkları da gözden geçirmesi gerekiyor. Prof. Dr. Ağan uyku sorunu yaşayanlara önerilerini şöyle sıralıyor:

“Öğleden sonra kahve, çay ya da meşrubat gibi kafeinli içecekler tüketilmemeli. Bunların hepsi uykuyu kaçırabiliyor. Yine uyku hijyeni açısından belli bir ritüel oluşturulabilir. Mesela gece yatmadan ılık bir duş alınabilir, gevşeten bir müzik dinlenebilir veya rahatlatıcı bir kitap okunabilir. Ayrıca uykusuzluk şikayeti olan kişilerin ‘gece uykusuz kaldım, gündüz uyuyayım’ dememesi gerekir. Eğer gündüz şekerleme yapılacaksa bu, 20 dakikayı geçmemeli.”

Tüm bunlara rağmen hala uykusuzluk yaşayanların ise bir hekime danışması gerekiyor. Böylece hastalara, uyku konusunda medikal tedavi verilerek çözümüne çalışılıyor. Tedavi süreci uykusuzluğun altta yatan nedenine bağlı olarak şekilleniyor.

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Prof.Dr. Seher Naz Yeni

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize NöbetlerJeneralize nöbetler tüm beyne yayılırlar. En sık rastlanan tipi jeneralize tonik-klonik nöbetlerdir. Halk arasında sara nöbeti denince bu nöbet şekli akla gelir . Kısaca kişi ...

  • Uzm.Dr. Melda Bolat Bilsel

    PRP TEDAVİSİ

    PRP TEDAVİSİ

    PRP İLE HÜCRESEL TEDAVİ NEDİR?PRP (Platelet Rich Plasma) platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidirHastalardan alınan kan ,santrüfüj işle...

  • Prof. Dr. Esra Eryaman

    Gırtlak kanseri nedeniyle ameliyat olan bir hastanın boğazında kalıcı delik olur mu?

    Gırtlak kanseri nedeniyle ameliyat olan bir hastanın boğazında kalıcı delik olur mu?

    Gırtlak kanseri erken evrede tedavi edildiğinde gırtlağın büyük kısmı korunur ve mükemmele yakın bir ses elde edilebilir. Bunun yanında çok ileri evrelerde gırtlağı korumak her zaman mümkün olamayab...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    Geniz tümörleri nasıl tedavi edilmektedir?

    Geniz tümörleri nasıl tedavi edilmektedir?

    Bu bölge komşulukları itibariyle cerrahiye uygun değildir. Bu nedenle geniz tümörlerinde standart tedavi yöntemi cerrahi değil ışın tedavisidir. Hem geniz bölgesi, hem de tanı anında boyunda lenf ...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    Fıtığın boğulması ne demektir?

    Fıtığın boğulması ne demektir?

    Karın duvarı fıtığı, karın duvarında normalde olmaması gereken bir açıklıktan karın içi organların cildin altına dek ilerlemesi durumunu tanımlar. Fıtığın boğulmasında yaşanan olaylar küçük beden bir...

  • Prof.Dr. Hakan Alagözlü

    HELİKOBAKTER PİLORİ (MİDEDEKİ SİNSİ MİKROP)

    HELİKOBAKTER PİLORİ (MİDEDEKİ SİNSİ MİKROP)

    Helikobakter Pilori (Hp)Prof. Dr. Barry Marshall Helikobakter Pilori’nin gastrit, ülser ve mide kanserine neden olduğunu keşfetmiş ve bu çalışması nedeniyle de Nobel Tıp Ödülünü kazanmıştır....

  • Prof. Dr. Sibel Naycı

    Zatürre (Pnömoni)

    Zatürre (Pnömoni)

    Zatürrenin tıbbi adı pnömonidir. Akciğerin iltihabıdır. Bakteri, virüs, mantar gibi çeşitli mikroplarla oluşabilir. En sık görülen, hekime başvurmaya neden olan, en fazla ölüme yol açabilen hastalı...

  • Op.Dr. Zeki Salar

    Miyom Nedir- Belirtileri - Ameliyatı

    Miyom Nedir- Belirtileri - Ameliyatı

    Myom ( myoma uteri )Myomlar rahmin kas tabakasından köken alan çoğu zaman iyi huylu ( kanser hücresi içermeyen) tümörlerdir. myometrium nedir?Rahim ( uterus) 3 tabakadan oluşur : Rahim iç zarı ...

  • Prof.Dr. Turan Uslu

    Bebek Bakan Annenin Bel ve Sırt Ağrılarından Korunması

    Bebek Bakan Annenin Bel ve Sırt Ağrılarından Korunması

    Bebek bakarken oluşan bel ve sırt ağrılarından korunmak:Doğumdan sonra ağırlığı 3-3.5 kg olan, daha sonra ağırlığı 10 kg’a kadar çıkan bebeğin günde en az 20-50 defa kucağa alınması, emzirilmes...

  • Op. Dr. Ömer Alp

    BOYUN GERME ESTETİĞİ

    BOYUN GERME ESTETİĞİ

    Boyun Germe EstetiğiYüz hatlarımızdaki sarkma ve yaşlanma belirtilerinin en önemli nedeni yer çekiminin cildimize olan etkisidir. Bunun yanı sıra genetik faktörler ve sık kilo alma gibi etkenlere ...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim